Haberler

2013 İntergraiton Ödülünü Yılmaz Memişoğlu ve Maria Scwab paylaştı. Ödül törende Piyanist Ezgi Tezonar büyük alkış aldı 26.11.2013

Stiftung Miteinander Leben (Birlikte Yaşam Vakfı) tarafından verilmekte olan bu yılki entegrasyon ödülü, yıllardır yaptıkları gönüllü yardımsever çalışmalarıyla temayüz eden Hainburg’da yaşayan Mutter Maria lakablı Maria Scwab ve Yılmaz Memeişoğlu arasında paylaşıldı.

Dietzenbach Kreis Haus’un meclis toplantı salonunda tertip edilen ödül törenine ilgi büyüktü. Törene ünlü piyanistimiz Ezgi Tezonar’ın verdiği piyano resitali oldukça renk kattı. 

Kreistagsvorsitzender (İl Meclis Başkanı) Paul Scherer’in günün anlamını belirten açış konuşmasının ardından söz alan Vakıf Başkanı Landrat Oliver Quilling: ‘’Bu anlamlı ödülü vakfımız 5.ci kez olarak vermektedir. ‘’Entegrasyon ve Göç’’ konusunda uzman kişilerin yer aldığı jüri, titiz bir değerlendirme sonunda M. Schwab ve Yılmaz Memeişoğlu’nu ödüle layık görmüştür. Maria Schwab, Almanya’ya sığınan ve iltica hakkı almak için didinen yardıma muhtaç insalara yıllardır gönüllü olarak yardımcı olmuştur. Bu yüzden kendisne Mutter Maria lakabı takılmıştır. Yılmaz Memişoğlu’na gelince, eğitim,demokrasi hakları için yabancılar meclislerinde görev almış Eyalet Yabancılar Meclisi Başkanlığı yapmış gönüllü bir yardımseverdir.Yabancıların sorunlarının çözümü için gece gündüz demeden yardımcı olmaya çalışmıştır. Her ikisine de teşekkürler ediyorum. Kendileri topluma yön veren örnek insanlardır’’ şeklinde konuşmasını yaptı.

Maria Schwab ve Yılmaz Memeişoğlu kürsüye gelerek teşekürlerini belirten kısa konuşmalarını sundular. Kendilerine ödülleri takdim edildi.

Piyanist Ezgi Tezonar, konuşmalar başlamadan önce ve konuşmalar arasında programda kendisdine yer verildiği şekliyle aşağıdaki eserlerle dinleyicilerine klasik müzik ziyafeti vermiştir.

Almanya’da Türkiye’yi yıllardır temsil eden piyanistimiz Ezgi Tezonar,  Claude Debussy, Rachmaninoff ve S. Ali Damar’ın eserlerini parlak bir şekilde icra etti.

Birinci bölüm:

Zarif kıyafeti ve içten gelen gülümsemesiyle saygı duyarak dinleyicileri selamlayan piyanistimiz, programın ilk bölümünde Ünlü Fransız Claude Debussy’nin Arabesk  (Arabesque) eserini çaldı.

Bu eser, çok etkili ve sevimli, popüler bir piyano parçasıdır. Ancak notalar iki elin parmaklarına motif örer gibi dağıtılmıştır. Sol el 2 sağ el 3  yani ikiye karşı üç şeklinde ritmi bozmadan çalabilmek zordur.

Debussy’de genel olarak tuşlarla ilgili sürekli temasın ve sürekli basınç ve derinliğin oluşturduğu bir çalış söz konusudur. Eserler, tınısal zorluklar içeren ve yüksek virtüözite gerektirir.  Ezgi Tezonar, mükemmel performansıyla dinleyicileri büyüledi.

İkinci bölüm:
Programın ikinci bölümüne Türk besteci Ali Damar’ın 1978 yılında bestelediği Kar Prelude’si konmuştu. Ali Damar, çalışmalarında  melodiye dayalı bir yapı içinde, önceki kuşak Türk bestecilerinin birikimi ve Fransa’daki çağdaş akımların etkisinde olup Yeni-Romantizm kavramlarının peşindedir.

Piyanistimiz, alkışlar arasında piyanodaki yerini aldı. Bu eserde de başarılı bir perfonmans göstererek vuruşlarını sonlandırdı. Dinleyiciler alkış tufanı ile beğenilerini sanatçıya hissettirdiler.

Üçüncü bölüm:
Sovyet döneminin hem sevilen hem yasaklanan,müzik kariyerini Avrupa ve Amerika’da  tamamlayan, en zor icra edilen klasik müzik eserlerinin sahibi Sergey Rahmaninov 'un Prelude op.23 No.5 g-Moll’ü de virtüözite becerilerini ortaya koyarak yorumlayan Ezgi Tezonar, son tuşa bastığında salonda çılgınca bir alkış koptu. Dinleyicilerini  sahne adabının en güzel duruşu ve vücut diliyle selâmladı.

Yıllar önce, Avusturyalı ünlü bir koro şefi şunu söylemişti: “Bir eser, başlamadan  birkaç saniye önce başlar ve bittikten birkaç saniye sonra biter... Eserin öncesinde ve sonrasındaki sessizlik, müziğe dâhildir.” Bunun ne kadar gerçek olduğunu, Ezgi Tezonar, yorumlarıyla dinleyicilerine klasik müziğin büyüsünü derinden hissettirdi.

Ayhan Azak