Yazılar

---

İspanya ‘ Yesari Asım’lı tiyatro oyunu’ Ya da Vay benim köse sakalım!Sayı: - 03.01.2006

---

1993 yılı sonbaharında Sema gösterisi yapmak ve Sufi bir toplantıya katılmak üzere 15 kişilik bir grupla İspanya’nın Avila kentine gidilmişti.
Kaldığımız misafirhanenin oturma salonunda çekingen tavırla yanıma gelen genç adam İspanyolca bilip bilmediğimi sordu. Olumsuz cevap alınca da bu kez Fransızca bilgimi araştırdı. Bu kez de aynı cevabı alınca İngilizce bilen bir arkadaşını alıp yanıma geldi. İspanyol’ca yazılmış bir broşürü bana uzattı. Benim bir an tereddüt ettiğimi görünce de birinci sayfayı açtı ve ben bu kez şaşkınlıkla broşürün içindeki Türkçe satırları okudum:
Sahilde o hoş buseler (Yesari Asım Arsoy-Turguia) ve daha ne olduğunu anlamadan da alt satırdaki:

Kederden mi neden bilmem (Turguia) yazısı hemen gözüme çarptı.

Şimdi bunun ne olduğunu anlamak için çırpınmak sırası bana gelmişti. İyi ki genç İspanyol benim içimde bulunacağım durumu tahmin etmiş ve İngilizce bilen arkadaşını bana yardıma getirmişti. Onun anlatımı şöyle idi:

Âragon İspanyada Madrid ile Barcelona şehirleri arasında kalan bölgeye verilen isimdir.

İşte bu bölgede yaşayan Aragonlar Bizans’a yardım yani Türklere karşı savaşmak üzere  (Benim Türk olduğumu bilmesine karşılık açıkça belirtiyor) İstanbul’a gelmişler. Asırlar öncesinin bu seyahatleri - İsterseniz Haçlı seferi deyin- bir tiyatro oyununa konu olmuş. Devletin de himayesi altında Los Titiretoros isimli bu grup çeşitli festivallerde bu oyunu oynuyorlarmış. Oyunda kâğıttan kuklalar kullanılıyor ve de bunları oynatan kişiler de görülüyormuş. Oyun sırasında da yukarda adı geçen iki adet Türk şarkısı da okunuyormuş.

Genç İspanyol’un anlattığı bu idi. Kendimi kültür birikimi içinde, musikinin kudreti karşısında un-ufak olmuş hissettim. Vaktiyle boğaz boğaza geldiğimiz kişilerle şimdi sanat sohbeti yapıyor ve de içinde bizim eserlerin bulunduğu bir olaya Türkiye’den 3- 4 bin kilometre uzakta şahit oluyorduk.

Kendilerine isterlerse bu eserleri çalabileceğimi, arkadaşlardan bazılarına da okutabileceğimi söyledim. Hemen koşup çantalarındaki teybi alıp geldiler. Ben de üst kattan kanunu aldım. Bizim gençlerden Mete Edman’a, Yesari Asım beyin şarkısını, bir başka solist arkadaşa da Nasibin Mehmet beyin şarkısını okuttum. Sevinçle kaydettiler,  adresimi aldılar.  Bana oyunun videobandını yollayacaklarını söylediler. (Maalesef bu gerçekleşmedi–2005 yılı notu)
Benim bazı sohbetlerde kullana geldiğim atalarımızın bir sözünü izninizle tekrarlayayım.

Vay benim köse sakalım. 

 

 

---

Yazıyı Tavsiye Et ♫

Yorumlar

---

Bu yazıya henüz yorum yapılmadı.

Yorumları okumak yada yorum yazmak için sisteme giriniz.