Yazılar

1000. sayı...Sayı: 1000 - 30.04.2010

“Sonra bir gün teknolojiyi kullanmak aklıma geldi. Dostlarımın da yol gösterisi sonucunda artık bir internet portalı olarak karşınızda Mavi Nota. Hem bir günlük e-gazete, hem sizin dostunuz içinizi dökebileceğiniz, hem arkadaşınız. En azından ben öyle düşünüyorum.

Mavi Nota, teknolojiyi doğru kullanarak sizlere ulaşacak artık. Sizlerin yapacağı ise, üye olup yazılarınızı, çalışmalarınızı, düşüncelerinizi Mavi Nota´ya göndermek. Sonrası bildiğiniz gibi günlük e-gazetemizde yayımlanacak yazılarınız. Yayımlanan yazıların yorum sayfaları, düşüncelerinizi belirteceğiniz, konuyu tartışabileceğiniz bir platform. Hem öyle bir platform ki, dünyanın her yerinden sadece üye olmak koşuluyla izlenebilecek bir platform.

Haydi, dostlar ne duruyorsunuz, Mavi Nota´ya üye olun, gönderin yazılarınızı, paylaşalım düşüncelerinizi. Dostlarınıza ileteceğiniz kısa mesajlarınızı mesaj panomuza yazın, yeni dostluklar kurmak ve günün birinde kocaman bir Mavi Nota ailesi olabilmek arzusu ile.”

diye başlamıştım söze tam 999 sayı önce. Ben sizin arkadaşınız ya da içinizi dökebileceğiniz bir dostunuz olabildim mi? Bunu bilmiyorum ama sizler çok şey kattınız bana inanın. Bunu çok iyi biliyorum. Birkaç tane toplama adresle ve dostlardan rica edilen birkaç tane yazı ile oldukça tedirgin bir biçimde başlayan bu müthiş zevkli serüven, bugün rakam ile 1000 yazı ile bininci sayıya ulaştı.

Sayıların ifade ettiği şey kişiye ve insana göre değişebilir. Sizin için belki hiçbir şey ifade etmeyen bu 1.000 rakamı, benim için çok şey ifade etmektedir. Sizler 1.000 rakamını bir çırpıda söyleyip geçebilirsiniz ama benim için çok şey ifade ettiğinin yanı sıra başka anlamlarda yükler kendi içinde.

İşte Mavi Nota’nın 1.000. sayısı, sizler için diğerlerinden çok farklı olmayan belki de özelinde sıradan bir Mavi Nota sayısı. Ama benim için öyle mi? Tabii ki değil, benim için kocaman bir tarih.

Eminim ki siz değerli okurlarımın bir çoğu bana 1.000 sayıyı tebrik ederiz mesajları göndereceksiniz e-posta marifetiyle. Ama bu mesajları gönderirken belki de bu 1.000 sayılık yolculuğun, aslında dört buçuk yıla denk geldiğini düşünmeyeceksiniz bile. 1.000 sayı 1.000 gün, yaklaşık olarak 4.000 saat çalışma süresi, aralıksız 167 günlük bir çalışma maratonu, Mavi Nota’ya ayrı ayrı tat veren 875 yazar ve incelenip, derlenip düzeltilen 3246 makale, yazı ve kesilip biçilen, şekil verilen binlerce fotoğraf…

Yardımcı sayfalar, müzik sözlüğü, nota arşivi, haber sayfası, anketler ve okurların açıkladığı yüzlerce düşünce ve mesaj…

Ayrıca düzenlediğim etkinlikler, ödüller vs, vs…

Ve tüm bunların üstesinden tek başına gelmenin verdiği gurur, mutluluk ve huzur. Bunun yanında zaten var olan tevazunun yanında elde edilen cesaret.

İşte 1.000 sayının aklıma getirdikleri.

Trabzon Sanatevi’nde ya da bir başka yerde ya da ya da, iş yerim Devlet Tiyatrosu’nda bir araya geldiğim arkadaşlarım, okulda öğrencilerim sık sık soruyorlar: “Yahu kardeşim nedir senin derdin? Sen deli misin?” Ben de onlara zevkle bu deliliğin sınırlarından bahsediyorum. Mesela gecenin saat on ikisinde yeni sayıyı çıkarmanın heyecanını yaşıyorum. Bir de bakıyorsun ki, Trabzon Türk Telekom, alt yapı çalışmalarını hızlandırmış oturduğum semtte, pat diye internet kesilmiş. Hemen telefona sarıl 4440375’i ara karşıma çıkan memura kendimi kontrol ederek ve kibarca” sevgili arkadaşım internetime ne oldu acaba?” sorusunu sorup cevabında alt yapı çalışması olduğunu ve yaklaşık beş saat sonra normale döneceğini öğrenmem üzerine ”yahu kardeşim gazeteyi hazırlayacağım ne olacak şimdi?” sorusunu aslında hiç kimseciklerin duymadığının farkına bir süre sonra varacağım. Çünkü telefonda bana nazikçe konuşan bir kişi değil sadece bir ses, evet bir ses. Hani şu hemşerim Temel’in telefonundaki bant kaydı var ya işte o. Bir sokak ötede oturan değerli komşumun internetinin çalıştığını istihbar edip, gecenin bir yarısında iki yüz metre mesafeye kablo çekerek, komşumdan internet rica etmem tebessümle hatırladığım bir başka olaydır. Sizlerle arada bir paylaştığım sağlık sorunları, uyuyup kalmalar, yorgunluk, turne, prova mazeretleriyle dolu geceleri hatırlamadan geçemeyeceğim tabii.

Delilikse, evet ben deliyim!

Çünkü 53 yıllık yaşamımda karşılık beklemeden yaptığım onca iş içinde olabildiğince haz ve güç alabildiğim başka bir uğraşım ya da hobim olmadı.

Sizler sadece okuyarak ve araştırarak, arada bir e-posta ile hatırımı sorarak sürdürdüğünüz desteğiniz devam ettiği sürece ben deli değil zır zır deli olmaya razıyım.

Tabii 1.000 sayıya gelirken Sevgili İpek Ede’yi unutmam mümkün değil.

Çünkü onun Mavi Nota üzerindeki emeği Tüm Mavi Nota’yı kapsamakta. Mavi Nota üzerine yaptığı yüksek lisans tezi çalışması 1993 yılında başlayan Mavi Nota maratonun da çok özel bir yere sahiptir.

Onun için Sevgili İpek Ede’ye (o hep benim İpekim olarak kalacaktır!) özel olarak ayrıca teşekkür ederim.

1.000 sayıya ulaşmamda emeği geçen destek veren tüm yazarlarıma, okurlarıma ve dostlarıma sonsuz teşekkürler sunuyorum. Sağlığım elverdiği sürece başınızdan eksik olmayacağımı da üstüne basa basa söylüyorum.

Çünkü sizleri seviyorum…


Pazartesi günü görüşene değin esen kalın.



Müfit Semih Baylan
Editör

Yazıyı Tavsiye Et ♫

Yorumlar

Bu yazıya henüz yorum yapılmadı.

Yorumları okumak yada yorum yazmak için sisteme giriniz.