Yazılar

Müfredat...Sayı: 1663 - 01.02.2017

AKP'nin istidara geldiği 2002 Kasım ayından sonra en çok bakanın gelip geçtiği bakanlık olarak Milli Eğitim Bakanlığı'nı gösterebiliriz. Zira  Erkan Mumcu'dan itibaren, Hüseyin Çelik, Nimet Çubukçu, Ömer Dinçer, Nabi Avcı ve son olarak İsmet Yılmaz Milli Eğitim Bakanı olarak  kabinede yer aldı.

Ve bu kadar bakan değişmesiyle birlikte kuşkusuz AKP'nin en çok değişiklik yaptığı, kurumsal olarak oynadığı bakanlık Yine Milli Eğitim Bakanlığıdır.

Sekiz yıllık temel eğitim sisteminden vazgeçilerek tamamen çağdışı olan 4+4+4 sistemini getirip, ilkokula başlama yaşını altı yaşına kadar çekip oyun çağındaki bebekleri okullu yapan çağ ve akıl dışı bir sistemi getirip uygulamışlardır.

Eğitim sistemi o denli yaz boz tahtasına dönmüştür ki çocuklarımızın sınavsız girebileceği bir tane lise kalmamıştır.

Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, düzenlediği basın toplantısında "müfredatın askıya çıktığını" açıklamıştır. Yahu bakan bey, müfredat neden askıya çıkar, mahkeme kararımıdır ki askıya çıkarırsınız?

Bu eylemden de anlaşılacağı üzere, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz'da dahil olmak üzere, müfredatı hazırlayan, Talip Terbiye Kurulu başkanı, Milli Eğitim Bakanlığı müsteşarı konularının hakimi olan kişiler değillerdir.

Müfredat üzerine çok şey söylenir kuşkusuz. Çok eksiği olduğu için. Ama konumuz gereği müzik derslerine değinmek istiyorum.

Yeni müfredatta, İlkokullarda haftada bir saat, ortaokullarda ise neredeyse müfredattan çıkarılmış durumda.

Bu ahval ve şerait altında ortaokullarda görev yapan müzik öğretmenleri norm kadro fazlası olarak Milli Eğitimin elinde kalacaklar. 

Bakan İsmet Yılmaz, yeni müfredatın hükümetin 2023 yılı hedeflerine göre tamamen çağdaş bir düşünceyle hazırlandığını savuna dursun, müzik derslerinin ilkokul ve ortaokulda müfredata konulma biçimi aslında tolpumu 2023 yılına kadar çağın dışına itmek olduğunu açık seçik gösteriyor.

Çocukların zihinsel ve biyolojik anlamda her an gelişme ve değişme çağında oldukları bir dönemde çocuğun müzik derslerini kendi gelişim sürecine uygun bir biçimde alması ve disipline edilmesi gerekirken, müfredata popüler tiplerin konulması, Arabesk müzik gibi çocuğun gelişim dönemine aykırı yoz müzik türlerinin konulması, müfredatın ne kadar çağcıl olduğunu göstermektedir.

Burada bir çit söz de müzik öğretmenlerine... Mesleğini hakkıyla yapanları tenzih ederek şunu söylüyorum: Devletten almış oldukları maaş yetmiyor olsa gerek ki, büyük çoğunluğu ekstra derdinde. Tabii kaliteli müzik de hiç umurlarında değil. Büyük çoğunluğu popüler müziğe omuz veriyor. Gerekçesi ise ekonomik kaygılar...

Nerde boynu bükük bir garip görsem diyen Orhan Gencebay'ın ilkokul çağındaki çocuğa müzikal  ve sosyal anlamda vereceği şey ne olabilir?

Atatürk'ün müzik devriminin temelini oluşturan anlayışın ne denli başarılı olduğu ortadayken, Köy Enstitülerinin müzik derslerinin sonuçları ortadayken, hadi bunları geçtik, şu ana kadar yapılan tüm uygulamaların başarısı ortadayken, tamamen ideolojik nedenlerle bir karşı devrim anlayışıyla müzik dersi müfredatı hazırlamak iyi niyetli bir davranış değildir kuşkusuz.

Bunda art niyet arama hakkımız vardır.

Müfit Semih Baylan

Editör

Yazıyı Tavsiye Et ♫

Yorumlar

Bu yazıya henüz yorum yapılmadı.

Yorumları okumak yada yorum yazmak için sisteme giriniz.