Yazılar

İlk Kez Düzenlenen Türk-Rus Klasik Müzik Festivali Sona ErdiSayı: 1730 - 17.05.2019

Antalya sanat yaşamına bu yıl katılan yeni etkinliğimiz; Türk-Rus Klasik Müzik Festivali, görkemli bir “Piazzolla-Gala” konseriyle sona erdi.

Barut Hotels Grup tarafından düzenlenen festivalin sanat yönetmenliğini , dünyanın sayılı kemancıları arasında gösterilen Kemancı-Şef Vladimir Spivakov yapıyordu.

Bir zamanlar, uluslararası alanda önemli yer edinmiş olan, “Uluslararası Antalya Piyano Festivali”nin de daimi orkestrası olan Moskova Virtüozleri Oda Orkestrası, Side’de düzenlenen Türk-Rus Klasik Müzik Festivali’nin de “daimi orkestrası” olarak yer aldı. Orkestranın kurucusu ve şefi  Vladimir Spivakov’da doğal olarak, 40. kuruluş yılını kutlayan festival orkestrasını yönetti. Spivakov, aynı zamanda festivalin 2. akşamında solist olarak yer aldı.

Festival, Türk ve Rus bestecilerin eserleriyle başladı. Önce Nevit Kodallı’nın “Telli Turna Orkestra Süiti” ardından, D.Şostakoviç “Prelüd ve Scherzo”ile devam etti. Soprano Anna Aglatova’da; G.Rossini, L.Arditi, F.Lehar, F.Poulenc ve L.Delibas eserlerinden söylediği aryalarla, Side Antik Tiyatro’yu dolduran sanatseverlerden büyük alkış aldı. Gecenin son solisti, dünyaca tanınmış piyanist/bestecimiz Fazıl Say’dı. W.A.Mozart, 12 No.lu Piyano Konçertosunu seslendirdi. Büyük alkış alan sanatçımız “bir daha” olarak Aşık Veysel’in “Kara Toprak”ını,  “İzmir’in Dağlarında” ezgileri kolajıyla doğaçlama yaptı. Bu nedenle de, antik tiyatroyu tamamen dolduran sanatseverlerce ayakta alkışlandı değerli piyanistimiz. Açılış konserini, Side Antik Tiyatro’nun 2500 kişilik amfisini dolduran sanatsever izledi/dinledi.

Festivalin ikinci akşamında, ülkesinin en başarılı flüt sanatçılarından Rus Flütist SergeyZhuravel ve Kemancı Vladimir Spivakov antik tiyatro sahnesindeydi. Her iki solist sanatçı da A.Vivaldi eserleri seslendirdi. Spivakov, RV.279 Keman Konçertosu’nu, Zhuravel ise, RV.439 Flüt Konçertosu’nu çaldı. Orkestra daha sonra, L.Boccherini Re minör Senfoni ve P.I.Çaykovski Yaylılar için Serenad(Op.48)la konseri tamamladı.

Kapanış konseri “Piazzolla-Gala” adını taşıyordu. Romantik eserleriyle klasik müzik dağarında önemli yer edinen Piazzola’nın eserleri, kapanış konserinin tamamını kapsıyordu. “La minör Melodi”, “Buenos Aires’te Dört Mevsim”, “La Historia del Tango” adlı eserlerini Moskova Virtüozleri Oda Orkestrası ve solist üyelerince seslendirildi.  En yetenekli genç kuşak Rus sanatçıları arasında gösterilen akordeon sanatçısı Nikita Vlasov’da; “Oblivion”, “Milonga” ve “Angel” adlı bestelerini çaldı. Bu muhteşem konseri ayakta alkışlayan sanatseverlere, daimi orkestra  ve vurmalı çalgılar sanatçısı, Leroy Anderson’ın “Daktilo”su ile karşılık verdi. Bu sempatik eser de çılgınca alkışlandı açıkçası.

Daktilo sonrası mizansen de güzeldi: “Daktilo”da yazılan mesajı Şef Spivakov’a ileten sanatçı reveransla geri çekilince, içeriği Spivakov okudu:

“Türk-Rus Festivali sadece sizin için değil, bizim için de çok keyifliydi. Özellikle Barut Hotels’e teşekkür ederiz. Sizinle üç gün birlikte olmaktan çok mutlu olduk. Bu hatırayı uzun süre kalbimizde taşıyacağız. Size, çocuklarınıza ve ailenize sağlık ve mutluluk; ülkenize de refah dolu günler diliyoruz. Yeniden görüşmek üzere!”

***

- Bizim konser sahne/salonlarındaki durumu en iyi bilen şef Spivakov. Piyano festivali zamanlarında da aynı yolu izlerdi, Türk-Rus Klasik Müzik Festivali’nde de yönettiği tüm eserleri ara vermeden çaldırdı. Biliyordu ki, her bölüm arası alkışla kesilecek, konsantrasyon bozulacaktı.

- Festivalin Side’de düzenlenmiş olması, ulaşım sorununu da beraberinde getirdi. Aslında Antalya’dan daha çok sayıda sanatsever festivale gelmek isterken, ulaşım sorunu nedeniyle bu düşüncelerinden vaz geçtiler. Festivali düzenleyen gruba bir yük de ulaşım olmasın düşüncesindeyim ama, en azından Manavgat Belediyesi ya da Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin ücretli yahut ücretsiz bir çözüm üretmesi gerektiği kanısındayım. Eğer bu festival sürdürülebilir, yaşatılabilirse Side ve Manavgat için önemli bir kazanım olacaktır.

- Konser akşamları tiyatro girişlerinde yaşananlar ilginçti. Hani bizde vardır ya, kuyrukta sırasını beklemek varken, “kaynak yapmak” diye adlandırılan “kurnazlık”la öne geçmek… işte bu konuda Ruslar da bizimle yarışır hale gelmişler. Tebessümle izledim tabi 

- Üç akşamda gerçekleştirilen Türk-Rus Klasik Müzik Festivali’nin birincisi başarıyla sonuçlandı. Umarım bu güzel festival genişletilerek sürdürülür ve bölge için bir kazanç olur. Başta Barut Hotels Grubu olmak üzere, festivale emek ve omuz veren tüm kişi ve kurumlara bir sanatsever olarak teşekkür ederim.

***

Türk-Rus Klasik Müzik Festivali foto albümü

Yazıyı Tavsiye Et ♫

Yorumlar

Bu yazıya henüz yorum yapılmadı.

Yorumları okumak yada yorum yazmak için sisteme giriniz.