Yazılar
Bireysel Keman Eğitimi Üzerine…Sayı: - 19.12.2005
Çalgı çalma, öğrencinin belli amaçlar doğrultusunda ve belli tekniklerle çalgıdan ses üretme işidir. “Yaylı çalgı çalmanın, keman çalmada yaylı çalgının bir boyutudur…” (Günay E. Uçan A. 1980 s.18)
Küçük yaşta başlanan çalgı eğitimi, o öğrencinin kas ve ruhsal gelişimi ile uyum içindedir. Genelde fakültelerin müzik eğitimi bölümlerine 18–20 yaş dönemi öğrencileri gelmektedir. Anadolu Güzel Sanatlar Liseleri öğrencilerinin belli bir birikimle müzik eğitimi bölümlerine girmeleri başarıyı elbette yükseltecektir.
Geniş kullanım alanı, etkili sesi, eğitim çalgısı olarak uygunluğu ve taşıma kolaylığı ile keman, müzik eğitiminde önemli bir çalgı durumundadır. Karmaşık davranışların öğrenilmesi ve öğrenilenlerin beceriye dönüşmesi durumunda keman çalma işi gerçekleşmektedir.
Keman metotları, alıştırmalar, etütler, izlenen yöntem ve eğitici ne kadar uyu olursa olsun, öğrenci çalışma yönetimini bilmiyorsa ya da yetersiz çalışıyorsa keman eğitiminin olumlu sonuç vermesi mümkün değildir. Öğrencinin çalışma yöntemini bilmemesi yılgınlığa düşmesine ve de kemandan soğumasına neden olmaktadır. İlk derslerden başlanarak öğrenciye kemanı sevdirmek, çalgısıyla bütünleşmesini sağlamak için çalışma yöntemini öğretmek gerekir.
Keman eğitiminde süreklilik esastır. Derslere devam ve her gün programlı bireysel çalışma şarttır. Günlük çalışmada teknik konulara alıştırma, etüt ve yapıtlara, önceden çalışılan parçaların tekrarına yer verilmelidir. Keman derslerinin hedeflenen amaçlara ulaşılabilmesi bireysel çalışmanın sürekli ve verimli olmasına bağlıdır. Öğrenciyi çalışmaya teşvik etmesi bakımından verilen ödevlerin öğretmen tarafından çalınarak tanıtılması başlangıç aşamasında gereklidir.
Öğrencinin, parmak, el, bilek, kol ve kasların yumuşaklığı, esnekliği gibi fiziksel yapısı keman çalmasıyla yakından ilişkilidir. Keman ve yay öğrencinin fiziki yapısına uygun olmalıdır. Uygun bir fiziksel yapı çalmayı kolaylaştırdığı gibi uygunsuz fiziksel yapı çalgı çalmayı olanaksız kılacaktır.
Başlangıç öğrencisine, öğretmen gözetiminde vücut duruşu, keman tutuşu, yay tutuşu gibi kurallara uyulması kavratılmalıdır. Müzik öğretmeninin başarısı, diğer özelliklerinin yanı sıra çalgısını kullanmada gösterdiği başarıya bağlıdır.
Keman çalmada müziksel işitme çok önemlidir. İyi bir işitme yeteneği ve tartım duygusu sağlıklı beden ve ruh sağlığı gereklidir. İki kol arasında eşgüdüm olmalıdır. Sağ el ile yayı tellere sürterken, sol el parmakları perdesiz tuşeye doğru ses üretmek için doğru yerlere basmalıdır. Müziksel işitmesi yetersiz olan öğrenci yanlış sesler üretecektir. Doğru ve temiz sesler iyi bir işitmeyle ilgili olduğu kadar yayın doğru kullanılmasıyla da ilişkilidir. Yay, tele yapılan ağırlık aktarımı ile dengelenmelidir. Ortada, uçta ve yay ökçesinde yapılan bu dengeleme ile doğal, doyurucu ve aynı gürlükte ses elde edilmiş olur. (Günay-Uçan. 1980.s.28)
Çalışılacak etüt veya yapıtın tartımı gözden geçirilip deşifresi iyi yapılmalıdır. Düşünmek ve dikkatli olmayı sağlaması açısından yavaş çalışılmalıdır. Çoğu örenciler için hızlı çalma iyi çalma ile eşanlamlı tutulmaktadır. Kontrolsüz ve çabuk yapılan bir çalışmada yanlışlıklar ortaya çıkacak ve zaman kaybına neden olacaktır.
Teknik ve müzikal sorunları çözümlemek için parçanın yazıldığı tempodan daha yavaş çalınması öğrenciye önerilmeli, öğrencinin kendi düzeyinde ulaşabileceği tempo kavratılmalıdır.
Çalışılacak eserin yazıldığı dönem ve bestecisi hakkında bilgi edinilmeli, eser, anlamlı çalışma birimlerine bölünmeli, bu bölümlemede müzik formu öğeleri yönlendirici olmalı, amaca ulaşıncaya dek küçük bölümler tekrarlanmalı, bölümler arası bağlantıya dikkat edilmelidir.
Çalışma sırasında dikkat, tamamen çalma durumuna odaklanmalı, tekrardan kaçınılarak moralsiz, yorgun biçimde asla çalışma yapılmamalıdır. Eserine üzerine iyice yoğunlaşabilecek, gücümüz ve dikkatimizle çalabilmek için ezberleme yöntemi tercih edilmelidir. Öğrenci, çalgısında temel ve istendik davranışları kazandıktan sonra öğretmenin denetiminde bunu geliştirecektir.
Müziğin tam olarak hissedildiği ve dışarıya yansıtıldığı aşamaya müzikal çalma diyoruz. Müzikal çalmada nüanslar çok önemlidir. Sürekli hafif çalışmak kemanda hâkimiyetsizliği, sürekli kuvvetli çalışmak ise sertleşmeyi ortaya çıkarabilecektir. Eser üzerine yeterli sayıda nüans işaretleri bulunmayabilir. Bu durumda kemancı eserin bestecisi ve çalgı özelliklerini düşünerek kendi yorumunu katarak müzikal çalmaya ulaşabilecektir.
Her icracının yorumu farklıdır. Önemli olan bir eserin en güzel, en temiz ve doğru seslerle yorumlanmasıdır.
Kaynaklar
1-Akbulut, H. Hüseyin, Filarmoni, S.14–15, Ankara 1973
2-Can, Ömer, Keman Eğitimi I, II, III Aşama Matbaacılık, Ankara, 1989
3-Günay, Edip-Uçan, Ali Çevreden Evrene Keman Eğitimi I Önder matbaası, Ankara, 1980
4-Say, Ahmet, müzik Ansiklopedisi, Say Yayıncılık, Ankara,1985
5-Uçan, Ali Güzel sanatlar Eğitimi Özel Yöntemleri Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi, Yayın No:204/GSE
6-Uçan, Ali İnsan ve Müzik Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi, Sayı I Cilt I Ankara, 1985
7-Herfurth, Paul, A Tune a Day, For Violin Book I, London, 1985
Yazıyı Tavsiye Et ♫
Yorumlar
Bu yazıya henüz yorum yapılmadı.
Yorumları okumak yada yorum yazmak için sisteme giriniz.