Yazılar

Cazın Beşiği: New Orleans Sayı: - 13.10.2006

New Orleans cazın doğduğu, büyüdüğü ve hala çığ gibi büyümeye devam ettiği yer. Caz denildiği zaman her insanın aklına ilk başta bu muhteşem şehir gelir. Sadece cazseverlerin hayran olduğu şehir değildir New Orleans, cazın tüm devleri de bu şehre hayranlıklarını belirtmişlerdir. Çünkü çoğu için New Orleans müzik hayatlarında bir başlangıç ve gelişme noktası olmuştur. Onlar için New Orleans borcu ödenmesi imkânsız mükemmel bir yardımseverdir. Cazın ilk sesleri, ilk denemeleri bu şehirde hayat bulmuştur.

19. yüzyıl ortalarında New Orleans'ta caz, işçi kesiminden siyah müzisyenlerin kulaktan dolma ve doğaçlamayla yaptıkları bir müzikti. Ne kentteki beyazlar ne de orta sınıfta yer alan, müzik eğitimi görmüş Fransız eğitimi almış siyahi sanatçı Creol halkın ilgisini çekmiyordu. Yüzyılın sonlarında New Orleans'ta ırk ayrımcılığı başgösterdi, beyazlar kentin güneyine giderken siyahlar lüks semtleri terketmek zorunda kaldılar böylece ünleri yavaş yavaş kaybolmaya başladı. Creole müzisyenler de kentin yukarı mahallelerine taşınmak zorunda kaldılar ve kendilerini cazcıların yanında buldular. Böylece caz ülkesine yeni bir kıta daha katılmış oldu; Avrupa. Ayrıca 1803 yılında getirilen Afrika kölelerinin de kattıklarıyla caz şehri tamamen oluşmuş oldu, o sıralarda caz üç kıta arasındaki bir müzik savaşıydı New Orleans'ta.

Yüzyılın sonlarına doğru şehirde cazın gelişmesinin en büyük etkisi olan Jazz Band'ler sokaklarda kendini göstermeye başladılar. Böylece cazdaki blues havası sokaktaki insanların dans edip eğlenmelerine neden oldu ve caz her kesim tarafından sevilmeye başladı. Caz artık her yerdeydi; Ulusal toplantılar, resmi geçitler, nehir gemileri ve cenaze ayinleri dahil caz her duyguyu ifade etmeye başladı ve New Orleans da bundan payını almayı çok iyi bildi. Meydanları dolduran blues grupları, lüks restoranlardaki beyaz cazcılar ve şehrin arka mahallelerinde oturan fakir siyahlara kadar tüm halka cazla üzülüp cazla sevinmeyi, onu bir hayat tarzı olarak benimsemeyi öğrenmişlerdi.

Cazın en büyük devi olarak adlandırılan Louis Armostrong bu caz şehrinde doğdu ve katkılarıyla cazın burada gelişmesini sağladı. Onun öğrencileri ve onu örnek alanlar gelecekte cazın yeni devleri olarak adlandırıldılar. 20. yüzyılda da cazın kalbi New Orleans'ta attı. Tüm ünlüler gelişmek ve tanınmak için burayı tercih ettiler. Sadece onlar gelişmedi küçük bir çocuk olan caz gençliğine ilk adımlarını bu şehrin sahnelerinde ve festivallerinde attı.

Günümüzde hala New Orleans denildiği zaman caz kelimesi akla gelir. Bu şehir hala cazın en büyük şehri adını korumaktadır. Her sene binlerce ünlü sanatçıyı ağırlamakta ve sayısız festivaller düzenlenmektedir. Geçmişte olduğu gibi günümüzde de gelişmenin adı bu şehirdir. Caz ağacının dallarının çoğu bu şehrin toprağında gelişiyor ve yeşeriyor.Yeni tarzların onay noktası New Orleans sokakları ve sahneler. Şehirde turizm sanki caz üzerine kurulu, dünyanın en ünlü caz festivali 26 Nisan-5 Mayıs tarihlerinde gerçekleştiriliyor. Festival sadece caza ayrılmış bir hafta, sabah 11'de akşamın ilerleyen saatlerine kadar sürekli konserler var. On tane ayrı sahne ve çadırlarda tüm gün boyunca ayrı ayrı gruplar ve sanatçılar caz çalıyorlar. Günde yaklaşık kırk tane konser gerçekleşiyor. Dinleyiciler de tabii ki hazırlık geliyorlar, şemsiyesinden şapkasına doğaya karşı gelircesine caz dinlemek için dünyanın her yerinden on binlerce insan New Orleans'a akın ediyor. Tüm caz dinleyenlerin ve tabii ki benim de hayalim bir gün New Orleans caz festivaline gitmek. Eğer siz de bir caz dinleyicisiyseniz hayal kurmaya başlayabilirsiniz.

Yazıyı Tavsiye Et ♫

Yorumlar

Bu yazıya henüz yorum yapılmadı.

Yorumları okumak yada yorum yazmak için sisteme giriniz.